Şimdiye kadar Çin, 30’dan fazla Afrika ülkesine COVID-19 aşıları sağladı.
COVID-19 salgını sırasında Çin ve Afrika arasındaki sorunsuz lojistik rotalar, Afrika ülkelerinin pandemiyle savaşmasına yardımcı olmanın yanı sıra, iki yönlü ürün alışverişini teşvik etti ve kıtanın ekonomik iyileşmesinin doğru yolda olmasını sağladı.
AŞI UÇUŞLARI
Son zamanlar da aşılar, Çin ile Afrika arasındaki lojistik ve taşımacılıkta en hızlı büyüyen ve en önemli öğelerden biri olmaya başladı.
Etiyopya Havayolları’nın Kargo ve Lojistik Hizmetleri Genel Müdürü Fitsum Abadi, Çin’e ve Çin’den yapılan uçuşların sıklığının pandemiden önce haftada yaklaşık 63 sefer iken şu anda haftada yaklaşık 120 sefere çıktığını söyledi.
Abadi, “Çin’den dünyanın geri kalanına PPE (Kişisel Koruyucu Ekipman) taşıyoruz. Afrika’da, 52 ülkeye (PPE) taşıdık” dedi.
Tıbbın sınır ötesi hava taşımacılığı, nakliye ve depolama güvenliğinin sıkı bir şekilde zamanında yapılmasını gerektiriyor. Bu nedenle, pandemi sürecinde Çin ile Afrika arasındaki aşı yolunun inşası güçlü bir lojistik garanti haline geldi.
Geçtiğimiz yıl Ethiopian Airlines, Çin’in Alibaba Group’un lojistik kolu olan Cainiao Smart Logistics Network ile ortaklığını, Çin’in Shenzhen’inden Dubai ve Addis Ababa aracılığıyla diğer ülkelere haftada iki kez sıcaklık kontrollü ilaçların taşınması için soğuk zincirli bir hava taşımacılığı hizmeti başlattığını açıkladı.
BÜYÜYEN TİCARET
Aşılar ve diğer salgın önleme materyallerinin yanı sıra, Çin-Afrika ticaretinde görülen kanallar ve ürünler daha da çeşitleniyor.
Güney Çin’deki en büyük kapsamlı ana merkez limanlarından ve konteyner ana limanlarından biri olan Guangzhou Port Group, 2020’de iki yeni Afrika rotası açtı. Şirket, Afrika pazarında genişlemeye kararlı ve 20’den fazla Afrika rotasını yöneldi.
Guangzhou Baiyun Uluslararası Havaalanı şu anda Afrika’ya, Mısır, Etiyopya, Kenya ve Ruanda gibi ülkeleri kapsayan beş düzenli rotaya sahip. 2020 yılında Afrika’ya ve Afrika’dan 100.000 ton kargo taşıyan yaklaşık 580 uçuş yapıldığını belirten havaalanı, Afrika ile ticaretin değerinin yaklaşık 20 milyar yuan (3,05 milyar ABD doları) olduğunu ve bunun üzerine bir önceki yıla göre yüzde 10 arttığını da sözlerine ekledi.
Guangzhou Gümrüklerine göre, Baiyun havalimanı üzerinden Afrika’ya yapılan ihracat ağırlıklı olarak elektronik ürünler ve günlük ihtiyaçlar iken, ithalat ağırlıklı olarak Afrika tarım ürünleri ve deniz ürünleri ile yapılıyor. Geçen yıldan bu yana, salgın önleme malzemeleri ve diğer günlük ihtiyaçlar ise büyük ölçüde arttı.
Resmi veriler, Çin’in on yıldan fazla bir süredir Afrika’nın en büyük ticaret ortağı olduğunu gösteriyor. Son üç yılda, Çin’in Afrika’dan tarımsal ithalatı yıllık ortalama yüzde 14 oranında artarak Çin’i Afrika’daki en büyük ikinci tarım ithalatçısı haline getirdi.
AYDINLIK GELECEK
Salgının ortasında dijital ekonomideki teknik deneyimlerini Afrikalı ortaklarla paylaşan Çinli şirketler, çeşitli çevrimiçi sergiler düzenledi ve Afrika ülkelerini canlı yayın yoluyla ürün satmaya davet etti.
Afrika’nın büyük e-ticaret platformu Jumia, salgın sırasında yaşanan güçlü satışların ortasında Çin ile daha fazla iş birliği beklediğini söyledi.
Jumia Lojistik Hizmetleri Başkan Yardımcısı Apoorva Kumar, Nairobi’deki Çin haber Ajansı Xinhua’ya verdiği demeçte,” Çinli tüccarların bizi ve platformumuzu Afrikalı tüketicilerle alakalı hale getirmede büyük bir rol oynadığını düşünüyorum. Çünkü büyük bir ürün yelpazesine sahipler ve bir tüketicinin ihtiyaç duyabileceği hemen hemen her şey Çin’de çeşitli aralıklarda ve renklerde üretiliyor” dedi.
Guangzhou Inter-Africa Express Şirketi’nin başkanı Philip Wu, şirketin her yıl 16 milyondan fazla sınır ötesi e-ticaret paketi taşıdığını söyledi. Wu, “Sınır ötesi e-ticaret, Çin-Afrika ticaretinde yeni bir büyüme noktasıdır” dedi.
Guangdong Yabancı Araştırmalar Üniversitesi Afrika Çalışmaları Enstitüsü’nün Yönetici Dekanı Liu Jisen, endüstriyel yapıdaki farklılığın Çin-Afrika ticaretinin gelişimi için içsel bir ivme sağladığını söyledi. Liu, Çin ve Afrika’nın ticarette birbirlerinin ihtiyaçlarını karşılayabileceğini, ticaret kanallarındaki engellerin üstesinden gelebileceğini, bağlantıyı güçlendirebileceğini, öte yandan sanayi ve tedarik zincirlerinin gelişmesini sağlayabileceğini söyledi.
Yorumlar