Dünyanın en eski ve en çok bilinen genel tıp dergilerinden biri olan The Lancet bu hafta yayınladığı bir makalede, Orta Çin’in Hubei Eyaletinin başkenti Wuhan’daki COVID-19 pozitif hastalarından yaklaşık yüzde 40’ının virüse karşı en az dokuz ay boyunca koruma sağlayabilecek antikorlara sahip olduğunu söyledi.
Araştırmaya göre, geçen yılın başlarında virüsün en çok etkilediği şehirde belirlenmiş COVID-19 pozitif oranı sadece yüzde 6,9 idi ve bu da salgın salgından sonra şehir nüfusunun yalnızca küçük bir kısmının enfekte olduğunu gösteriyor.
Çin Tıp Bilimleri Akademisi ve Pekin Birliği Tıp Fakültesi başkanı ve aynı zamanda makalenin baş yazarı olan Wang Chen, “COVID-19 ile enfekte olmuş ve bağışıklığı olan nüfusun oranını değerlendirmek, pandeminin gelecekte yeniden canlanma olasılığını azaltmak için etkili önleme ve kontrol stratejilerinin belirlenmesi için çok önemlidir” dedi.
Wuhan’daki ilk uzun vadeli seroprevalans araştırması olan çalışma, 2020’in Nisan ayı başlarında şehrin kilitlenmesinin kaldırılmasından sonra 13 ilçede yaşayan 9.500’den fazla vatandaşta test edilerek gerçekleşti ve antikorların mevcut olup olmadığını incelemek için Haziran, Ekim, Aralık ayları arasında takip kan örneği testleri yapıldı.
Birçok ülkede yapılan önceki çalışmalar, pozitif serum antikor oranı ile tahmin edildiği üzere enfekte COVID-19 popülasyonunun, gerçek enfekte vakalardan çok daha yüksek olduğunu göstermiştir. Yeni çalışma, bunun temel olarak enfekte olmuş kişilerin çoğunun asemptomatik olmasından veya hafif enfeksiyonları nedeniyle test edilmemiş veyahut tedavi edilmemiş olmasından kaynaklanıyor olabileceğini öne sürüyor.
Ayrıca çalışmada asemptomatik hastalarda antikor düzeylerinin, doğrulanmış hastalardan ve semptomatik vakalardan daha düşük olduğu bulunmuştur. Çin Tıp Bilimleri Akademisi ve Peking Union Tıp Fakültesi bünyesindeki Patojen Biyoloji Enstitüsü’nden ortak yazar Ren Lili, sonuçların gelecekte COVID-19 enfeksiyonunun kesin olarak önlenmesini kolaylaştırmaya yardımcı olabileceğini söyledi.
Ren.”COVID-19’a karşı bağışıklık tepkilerinin uzun bir süre boyunca dayanıklılığı hakkında çok az şey biliniyor. Çalışmamızda, virüse karşı antikorları olan katılımcıların, korunma oranlarının en az dokuz ay boyunca devam ettiğini bulduk. Daha da önemlisi, nötralize edici antikor titrelerinin en az dokuz ay boyunca sabit kaldığını gördük” dedi.
Wuhan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi ve Çin Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nden bazı araştırmacılar, Wuhan’da seroprevalansın ve antikor seviyelerinin zamanla nasıl değiştiğinin anlaşılmasının; virüsün gelecekteki yeniden dirilişlerine karşı korunmak için toplu aşılamanın gerekli olduğunu gösteren bulguları ile aşılama stratejilerini bilgilendirmeye yardımcı olacağını söylediler.
Avustralya’daki Doherty Enstitüsü’nde Mikrobiyoloji ve İmmünoloji alanında tanınmış bir uzman olan Richard Strugnell, Çin ekibinin en son bulgularını yorumlayan bir makalede “Çalışma, Çin halk sağlığı sisteminin; test, izleme ve tedavi kaynaklarının çok daha az geliştiği bir dönemde COVID-19’un Wuhan salgınını kontrol etmede elde ettiği olağanüstü başarının altını çiziyor” diyerek, SARS-CoV-2 enfeksiyonunun tanımlanmasında ve pandemide bağışıklık anlayışının önemli bir kilometre taşı olduğunu belirtti.
Yorumlar