Böbrek yetmezliği sebebiyle 27 Şubat’ta hayatını kaybeden Bağardı’nın Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Yeşilçam Sineması’nda yapılan anma törenine, sinema dünyasından çok sayıda isim katıldı.
Saygı duruşuyla başlayan anma töreninde Aydın Bağardı’nın dizi ve filmlerinden sahneler de gösterildi.
Anma töreninde konuşan Bağardı’nın kuzeni Gönül Uygur, çocukluk yıllarını birlikte geçirdiklerini belirterek, “Aydın çocukken yaz tatillerini Bilecik’te geçirirdi. O yıllarda kazanması zor olan Eskişehir Maarif Koleji’ni yüksek başarısıyla kazandı. Lisede okurken hafta sonları Eskişehir’den Bilecik’e gelir birlikte oynardık. Kardeş çocuğundan çok kardeş gibiydik.” dedi.
Vefatının bütün aileyi derinden sarstığını ifade eden Uygur, “Çok dürüst ve düzgün bir karakteri kaybettik. Aile olarak fikrine ve aklına danıştığımız biriydi. Hepimiz için çözümler üreticiydi. Çok üzgünüm, onu çok özleyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
“Bütün yönetmenler gibi istediği filmi çekemeden gitti”
Yönetmen Atalay Taşdiken de Aydın Bağardı’nın hep gülümseyen, hayata pozitif bakan, umudunu hiç yitirmeyen biri olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Ahirete göçen neredeyse bütün yönetmenler gibi istediği filmi çekemeden gitti. Hepimizin kaderi böyle olacak. Onunla çok tatlı anılar yaşadık. Bir keresinde ekonomik koşullar yüzünden klip çekiyordu. Türk sanat müziği solisti bir hanımefendinin klibini çekmişti, bizim stüdyoda kurgusunu yapıyordu. Çok derli toplu, güzel bir klip çekmişti. Klibin solisti kadın klibi izleyince beğenmediğini ve kendisini kilolu gösterdiğini söylemişti. Aydın’ı o zaman çok çaresiz görmüştüm. Yapacak bir şeyi yoktu bu hassasiyete karşı. O zaman rahmetli babam da stüdyodaydı. O kadına ‘bu yaşıma kadar böyle güzel bir ses dinlememiştim, günlerdir kurgu yapılırken gelip dinliyorum. Sizi izliyorum, bu zamana kadar tanıyamamışım, hayıflanıyorum’ dedi. Kadın birkaç dakika sonra yumuşadı ve klibi kabul etti. Bu olay üzerine Aydın, babamın büyük bir fanatiği olmuştu. İkisi de rahmetli oldu. İnşallah bir yerlerde onlar yine sohbet ediyorlardır. Allah mekanlarını cennet etsin.”
Yönetmen Nazif Tunç ise Bağardı’nın herkese iyilikle yaklaşmasını bilen, genç sinemacılara destek olmayı vazife edinmiş bir yönetmen olduğunu söyledi.
Bağardı’nın çok güzel filmlere imza attığına dikkati çeken Tunç, “Yönetmenler özellikle setlerde biraz sert olurlar. Aydın’ın da soyadı Bağardı idi ama çok yumuşak bir adamdı. Bir gün kendisine soyadıyla ilgili latife ettiğimde benim soyadım ‘bağardı’ değil ‘bağ ardı’ demişti. 2013-2014 senesinde sinema desteklerinde beraber çalıştık. Neredeyse projesi olup da ilk filmini yapmak isteyen kim varsa koşulsuz şartsız onlara kanat olmakla ilgili bir çabası vardı.” diye konuştu.
Usta yönetmen, dün Bilecik Merkez Şerifpaşa Camii’nde kılınan cenaze namazına müteakip, Bilecik Şehir Mezarlığı’na defnedildi.
Aydın Bağardı hakkında
Sinemacılığa TRT yapımlarında yardımcı yönetmenlikle başlayan Aydın Bağardı, “Tohum ve Toprak”, “Kartallar Yüksek Uçar” ve “Dudaktan Kalbe” gibi dizilerde yönetmen yardımcısı olarak görev yaptı.
Yönetmenliğe 1991 yapımı “Ölürayak” filmiyle adım atan Bağardı, çok sayıda dizi, televizyon filmi ve belgesele de imza attı.
Bağardı, en son 2017’de yayınlanan “Osmanlı’dan Günümüze Hamallar” belgeselinin yapımcılığı ile yönetmenliğini üstlenmişti.
Yorumlar