GündemTürkiye

Zehir tacirlerinin yasayı delme yöntemi uzmanları şaşırttı

0

Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Faruk Aşıcıoğlu, sanayide, özellikle de kimya sanayinde yaygın kullanılan alkol türevi bu maddenin polimer, poliüretan, lif, elastik malzemeler, boya giderici veya baskı mürekkeplerinde yer aldığını anlattı.

Söz konusu maddenin uyuşturucu etkisi bulunmadığına belirten Aşıcıoğlu, şöyle devam etti:

“Uyuşturucu tacirleri söz konusu maddenin bu özelliğini keşfedince bu durumu yasal sınırlamadan, doğacak cezai sonuçlardan kaçmak için kullanıyorlar. Bu madde katı halde bulunabiliyor fakat sıklıkla ithalatı, ihracatı, ticareti sıvı formunda yapılıyor. Madde, ağızdan alımını takiben 5-15 dakika gibi çok kısa sürede vücutta halihazırda uyuşturucu kapsamında olan ve hemen tüm dünyada uyuşturucu olarak kabul edilen bir başka maddeye dönüşüyor. Vücut bu dönüşümü kendi enzimleriyle, kimyasallarıyla yapıyor ve neticede dönüştüğü maddenin tüm psikoaktif etkilerini gösteriyor. Kendisi uyuşturucu etki doğurmayan bu madde pazarlanarak aslında uyuşturucu etki gösteren ve ihracatı, ithalatı ve kullanımı yasak olan, yakalanması halinde ciddi hapis cezası verilen bir maddenin ticareti üstü örtülü olarak yapılmakta, yasa baypas edilmiş olmaktadır.”

Uyuşturucu tacirlerinin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de değişik yöntemler deneyerek zaman zaman yasal yaptırımlardan kaçmanın yollarını bulduğuna işaret eden Aşıcıoğlu, son yıllarda mevzuatta ciddi iyileştirmeler yapılarak birçok uyuşturucu maddenin yasa kapsamına alındığına değindi.

Uyuşturucu tacirlerinin hamlelerini önceden kapsayacak düzenlemelere de gidildiğini aktaran Aşıcıoğlu, “Örneğin, kendisi uyuşturucu olmayıp çok basit müdahalelerle mutfak koşullarında bile uyuşturucu maddeye dönüştürülen bazı maddeler var. Bunlara ‘öncül madde’ deniliyor. Bunlar için yasal düzenleme geliştirildi ve artık uyuşturucu tacirleri ceza almadan kurtulamıyor.” diye konuştu.

“Bu yeni madde ile yakalanan bir kimse bu koşullarda ceza almıyor”

Uyuşturucu tacirlerinin yeni bir yöntem kullandığını dile getiren Aşıcıoğlu, şunları anlattı:

“Vücuda alındıktan sonra dönüşerek etkin hale gelen maddelere ‘prodrug’ veya ‘ön ilaç’ deniliyor. Bu ürünler kanser ilaçları gibi vücuda alınırken bulantı, kusma yapması nedeniyle alım sırasında olumsuz etki yaratan bazı ilaçların rahat kullanılabilmesi için geliştirilmiştir. Bunlar ilaç olarak yapılan maddeler. Ancak uyuşturucu tacirleri ‘Biz niye bu yöntemi kendi amaçlarımız doğrultusunda kullanmayalım’ deyip söz konusu alkol türevi maddenin vücuttaki enzimlerle değişiminden yararlanarak bu şekilde kullanımını ortaya koydu. Ancak bu yeni madde ile yakalanan bir kimse bu koşullarda ceza almıyor. Ceza alabilmesi için mevzuatımızda küçük değişiklik yapmak lazım. Eskiden beri süregelen değişikliklerimiz bu maddeyi karşılamıyor. Söz konusu madde için yasada bir uygunluk yok çünkü kendisi uyuşturucu değil, vücut bunu uyuşturucuya çeviriyor. Ceza yasamızda yapılacak küçük bir düzenlemeyle mevcut paragraflara bir cümle eklenerek bu madde ve aynı yöntemle uyuşturucu etkisi ortaya çıkacak olası diğer maddelerin suiistimali ile mücadele edilebilir.”

Aşıcıoğlu, bu maddenin ticaretini yapan kişilerin ceza almamasının kullanımı rahat ve kolay hale getirdiğine işaret ederek, “Bu da yaygınlaşması için ciddi bir sebep teşkil etmektedir. Son zamanlarda bilirkişilik yaptığım dosyalarda maddenin beraberinde başka uyuşturucularla yakalandığını da görüyoruz. Bu artan kullanımı önlemek açısından mutlaka yasada bir düzenleme yapılmasına ihtiyaç bulunmaktadır.” değerlendirmesini yaptı.

Zarova Köprüsü, Siirt-Şırnak arası ulaşımı konforla buluşturdu

Önceki Haber

Mileyha Sulak Alanı’nda ilk kez kukumav kuşu görüntülendi

Sonraki Haber

Şunlar da İlginizi Çekebilir

Yorumlar

Yorum Gönder

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Daha Fazla Gündem